Gülnaz ÇALIKOĞLU

Sosyal Terapist Doçent & Yazar

Sizlere,

Yeni kitabım “Evliliklerde neden ayrılıyoruz ‘“dan bir konuyu kaleme almak istedim bu ayki yazımda.

Bir evlilikte çiftlerin duygu bağlarını oluşturan; fiziksel yakınlık ve temastır. Evliliklerde fiziksel temasın, inişli çıkışlı bazı salınımları olması doğaldır. Ancak bazı evli çiftler, özellikle çocuklar olduktan sonra, evliliğin fizikseli yönünü ihmal veya göz ardı ediyor ya da tamamen kaybediyor. Bu durum daha sonra zaman ilerledikçe genellikle, çözülmesi gereken bir evlilik sorununa dönüşüyor.

Evli çiftler, başta romantik başlayan ilişkilerinde daha sonra aralarında fiziksel yakınlık olmazsa zamanla sanki sadece ev arkadaşı haline ve görevli haline gelebiliyorlar. Bu durum, her iki taraf için de zamanla, farkında olmasalar da aralarında sadece bedensel değil ruhsal açıdan da soğukluk başlatacaktır. Çoğu zaman, eşlerden biri ya da her ikisi de fiziksel yakınlığın olmaması ve azalması sebebiyle, hayal kırıklığına uğrayıp incinecektir.

Cinsellik olmadan bir evlilik, devam etmez. Bu başlı başına bir davadır. Kimileri ciddiye almayabilir ama temel sorunlardan biridir.

Acil karşılıklı konuşulup çözülmesi gereken bir meseledir.

Bir evlilikte cinsel birlikteliğin azalmasının veya bitmesinin, sağlıktan yaşam tarzı faktörlerine kadar birçok olası nedeni olabilir. Âmâ şöyle bakmak gerekiyor, örnek başımız ağrıdığında nasıl çözüm arıyorsak bu konu içinde çözüm bulmamız gerekiyor. Bu bize yaradan tarafından verilen bir lütuftur. Yeme içme kadar, bedensel ve ruhsal sağlık açısından önemlidir. Bastırılan konuşulmayan bu konular maalesef günümüzde evliliklerin parçalanmasına yol açıyor. Sorunlar bastırıldıkça, beden ve ruh sağlığı denge bozukluğu yaşıyor. Onun dışında, aldatmalar başlıyor…

Daha sonra aldatma sebebiyle dışardan farklı enerjilerde bulaşıyor haliyle… Karmalar karıştı, artık huzur kalmaz.

Durumları bu boyutlara getirmeden, konuşmak gerekiyor. Dediğim gibi, cinsellik en az yeme içme kadar önemlidir sağlık açısından. Bunun ayıbı yok, eşinizle konuşacaksınız. Canınız ne tür yemek istiyorsa nasıl istiyorsanız o şekilde isteyeceksiniz…

Evliliğinizdeki cinselliğin az olması veya hiç olmaması sorunu hakkında eşinizle konuşun. Zor olabilir, ancak bu iletişim gereklidir. Güçlü ilişkilerin bile cinsellik ve yakınlık sorunları olabileceğini hatırlayın. Bu, evliliğinizin güçsüz ya da tehlikede olduğuna dair bir işaret değildir. Bu sadece, eşinizle beraber daha çok iletişim kurmanız ve birlikte daha fazla zaman geçirmeniz gerektiği anlamına gelir.

Eşinizle nasıl konuşacağınız, konuyu nasıl ele alacağınız hakkında yardıma ihtiyacınız olursa, sağlıklı fikirler edinmek için bir terapiste danışabilirsiniz. Eşinizin saldırıya uğramış veya suçlanmış gibi hissetmemesini sağlamak ve bu konuşmayı olumlu tutmak önemlidir.

Unutmayın, her evlilik farklıdır. İlişkinizin ihtiyaçlarını belirlemek için eşinizle birlikte çalışmalısınız. Başkalarının veya sizin “normal” olduğunu varsaydığınız ihtiyaçları karşılamaya çalışmayın. Hem kendinizin, hem de eşinizin ne istediği, ihtiyaç duyduğu ve beklediği hakkında konuşun. Sonrasında da, bunlar için eşinizle birlikte çalışın.

Bu konuşma esnasında, her ikinizin de cinsellik hayatınızı yeniden canlandırabileceğini düşündüğünüz yolları belirlemeyi hedefleyin. Değişim için iki tarafın onayı olması gerekiyor ve birlikte istekle çalışmak işe yarayacaktır.

Karşılıklı karar verdiyseniz, eşinizle cinsellik için randevulaşın. Bu kulağa romantik gelmeyebilir, ancak doğru şekilde yapılırsa, heyecan verici ve özel bir duygudur. Birbirinize ve fiziksel bağlılığınızı arttırır bu yöntem.

Cinselliğin ötesinde, evliliklerde sıklıkla kaybedilen fiziksel ve ruhsal yakınlık bağını tekrar inşa etmenin yolları önemlidir. Fiziksel yakınlık sadece cinselliği içermez.

Sevginizi yenilemek ve başlangıçta sahip olduğunuz heyecanı tekrar yaratmak için çaba gösterin. Hem duygusal hem de fiziksel olarak yakın olmak, sağlıklı bir ilişkinin önemli bir parçasıdır. Birlikte daha fazla zaman harcamak, ister koltukta sarılıp televizyon izlerken, ister birbirilerinize masaj yaparken temel bir yakınlık oluşturur mesela…

Konuşun, çalışın ve çabalayın vakit varsa henüz, yoksa bitince bitiyor…

“Yuva kolay inşa edilmiyor” diyorum.

Sevgilerimle

Gülnaz ÇALIKOĞLU

Sosyal Terapist Doçent & Yazar