Gülnaz ÇALIKOĞLU
Sosyal Terapist Doçent & Yazar
Sizlere bu ayki yeni sayıda, mesleklerime ek olarak; Şifacılığın da özel temel eğitimini aldığımı bildirmek istiyorum. Yıllardır ilgi alanım olduğu için ve her zaman sıkışmadıkça ilaç ne kullanmış birisiyim ve tavsiye de etmiyorum. Doğal yaşıyorum ve doğal yaşamı da tavsiye ediyorum.
Şifalı bitkilerde çeşitli vitaminler, mineraller, proteinler, hormonlar bulunur. Tüm dünyada yüzyıllardır tedavi maksadı ile uygulanan geleneksel bir tedavi yöntemi yani “Doğal Şifa “Doğal şifa yolu ile kısa sürede hastalıkları tedavi etmekten ziyade, uzun süreli etkilerini beklememiz gerekebilir bazen. Bunun için hastalığın önlenmesi, sağlıklı ve zinde bir yaşam için şifalı bitkiler güvenilir tamamlayıcı ve destekleyici tip unsurları olarak kabul edilmektedir.
Sadece hastalık gelince değil, hasta olmamak için insanların öncesi devamlı kullanılabilmeleri ayrı bir avantajlarıdır. Örnek “Bitki Çayları, baharatlar, özel şifa masajları ile şifalı bitkiler yaşam boyu yanımızdadırlar. Onlar hem ekonomik hem de bünyemize ve hücrelerimize zararlı olmayan maddelerdir.
Tedavi denilince akla ilk gelen tedavilerden birisi tıp bilimi günümüzde, ama doğal tedaviye artık dünyada eskiye göre daha fazla önem vermeye başlamıştır.
Tedavilerde şifalı bitkiler insanlık tarihi kadar eskidir. Bitkiler vücudumuzda bozulmuş dengeleri düzelterek sağlıklı olmamızı sağlayan önemli doğal kaynaklarımızdır.
Dünyamızdaki tüm enerji kaynaklarının özü olan güneşteki enerjiyi ve aynı zamanda şifa gücünü bünyemize taşıyan bitkiler vasıtası ile hücrelerimizin enerji depoları doldurulmaktadır… Bitkilerin tedavi edici etkileri yavaş kalıcı ve çok doğaldır bu yüzden.
O kadar yararlı bitkiler var ki; çiçek, kabuk, yaprak, tohum, bitki suyu ya da meyveleri ile yapılan tedaviler bütünüdür. Bitkiler; sentez yoluyla elde edilen kimyasal ilaçlara göre organizmaya daha çok şifa, daha az yan etki yapma riski taşımalarından dolayı çok sıklıkla başvurulan ilk seçenek tedaviler olmuşlardır yüz yıllardır. Ama maalesef ülkemizde bu kadar zenginlik göz ardı ediliyor.
İnsanoğlu binlerce yıldır yediklerine ve içtiklerine çeşitli baharatları, otları, yaprakları ilave ederek daha sağlıklı ve zinde olmanın ya da zinde ve dinç kalmanın yollarını deneme yolunu kullanarak aramışlardır.
Kimyasal ve ilaç endüstrisine karşı güven azalmasının bir sonucu olarak bütün dünyada bitkilerin kullanımı giderek daha yaygınlaşmaktadır.
Kimyasal ilaçların yan etkileri ve etkinlikle ilgili sorunları artmaya devam ettikçe bu durum doğal olarak devam edecektir. Yayılan bazı hastalıkların sıklaşması günümüzde sık kullanılan bazı ilaçlarla bağlantılıdır.
Bitkilerin olumlu ve olumsuz etkileri muhakkak önemlidir.
Doğal oluşları organizmamız için önemlidir. Yeter ki bunları kullanacak insanlar ehil ellerden bu maddeleri tavsiye edilen şekillerde ve önerilen miktarlarda alsınlar.
Birçok şifalı ot solunum sindirim dolaşım kan damar sinir sistemine olumlu etki eder. Çalışma düzenini dengeler. Bu bitkiler ile sadece şifa değil aynı zamanda organizmaya biyolojik etkili maddeler mineraller ve vitaminler almaktayız.
Bitkiler hastalıktan ziyade hasta insanı tedavi eder.
Sağlık ve mutluluk dileklerimle…
Gülnaz Çalıkoğlu
Sosyal Terapist Doçent & Yazar
Bir yanıt bırakın